Selam halk, ben Veli, 31 yaşındayım. Sikişmeye çok düşkün biriyim,
farklı yaşlarda bir hayli karı kız siktim, ama çocukluk
hayalim bir yengem amcamın hanımı vardı ki, ona
hastaydım. Yengem 46 yaşında, türbanlı, cehalet mi cehalet, ama
bir okadar da muhteşem bedeni olan bir kadın. Yengemin albümünden
arakladığım bir Resmini kesintisiz
yanımda bulundurur, 31 sürüklerken hep o Resmine bakarak 31
sürüklerdim. Fazla sevmediğim bir kadını sikerken
dahi yengemi hayaller sikerdim. Yengemle aram çok iyi idi, kesintisiz de
görüşürdük. Üstelik amcam yengemi 5 sene evvel boşamış,
18’lik bir kızla evlenip, Gaziantepe sürükleyip gitmişti. Yengeme bu 5
sene içerisinde daha çok gidip gelmeye başlamıştım.
Hemen hemen hergün görüşürdük, ama birtürlü açılamadım. 20
yıldır sikmek istediğim çocukluk hayalim yengem 5 yıldır
dul idi ve ben ise onu sikemeden, Resmine bakarak 31 sürüklemeye devam ediyordum.
Yengem parasal meseleler suratından
oğlunun yanına Mersin’e gitmişti ve bu bana tasa oldu. Yengem
gideli 1 ay oldu olmadı, ben de yanına tatile gittim. Yengem beni
görünce okadar neşelenmişti ki anlatamam. Amcam oğlu ve yengemle
sohbetimiz o kadar koyu idi ki, o gece geç saatlere kadar oturduk. Amcam
oğlunun da o gece nöbeti varmış, “Geleceğini bana haber
verseydin, işyerinden izin alırdım!” dediyse de, ben gerek
olmadığını söyledim ve ertesi günler için izin
almasına mani oldum. Amcam oğlu nöbete gidince, konutta yengemle ben
tek kalmıştım. Yengem geldiğimden beri duşa girmemi,
yol bitkini olduğumu söyleyip, “Burda insan günde 2 defa duşa
girmezse can verir!” deyip durdu. Benim de zati duşa girip, yerinde duramayan
sikimi 31 sürükleyip indirmem gerekliydi. Girdim banyoya…
Evvel yengemin
Resmine bakarak bir 31 çektim, sonra duşumu alıp
bornozla çıktım. Yengem ise mutfakta götü bana dönük gidişatta
birşeylerle uğraşıyordu. Odaya geçtim, ama az evvel banyoda
31 sürüklememe karşın sikim hali hazırda bornozun altında sanki bayrak
direği gibi duruyordu. Yengem pat diye içeriye dalmasın mı,
“Kıyafetlerini şuraya koydum…” diye. Tabi bornozun altındaki
kalkık yarak yengemin dikkatinden kaçmadı, birkaç saniye mülk mülk
bakındı durdu, sonra hemen çıktı odadan. Ben üzerimi
giydim, yengem tekerrür geldi, suratı kıp kırmızı gidişatta,
bornozu aldı odadan çıktı. Bir zaman sonra yengemin yanına
gittiğimde, yengemin konuşması değişmiş,
kekeliyordu sanki. Ne sorarsam kısa yanıt verip geçiştiriyor,
kafasını sallıyordu. “Ne oldu yenge?” diye ısrar edince,
“Benim Resmim sende ne dolaşıyor?” dedi. Öyle bir utandım ki,
yerin dibine girdim resmen. Yengemin Resmini bornozun
cebinde unutmuştum…
Tüm cesaretimi topladım ve
yengeme, 1 dakika susup beni dinlemesi için yemin ettirdim. Sonra benim
Mersin’e kendisi için geldiğimi ve kendisinin çocukluk hayalim
olduğunu, 20 seneye yakındır kendisini
arzuladığımı, ona kısaca aşık olduğumu
söyledim. Yengem donakalmıştı tabi. Yengeme ne
düşündüğünü sorduğumda, mülk mülk bana bakıp duruyordu.
Kafasını öne eğdi ve “Dinlememiş olayım
bunları, ben senin yengenim! Yengene aşık olmak ne demek?
Arzulamak ne demek?” diye mırıldanıyordu. Yanına azıcık
yanaştığımda, çekyatta geriye doğru götünü kaçırdı.
Yengemi kucakladım ve sarıldım. Tir tir titriyordu heycandan,
ama bana mani de olmamıştı. Suratını iki elimin arasına
alıp, göz göze bakıştık. Sonra dudağına
yumulduğumda yengem kendinden geçmişti. Uzun bir zaman öpüştük,
sonra yengemi altıma aldım ve kocaman memelerini okşamaya
başladım. Eteğin altına elimi soktuğumda, yengemin
amının suyu bacaklarına kadar inmişti. Elimi sonra
külotunun içine soktum. Yengemin amı vıcık vıcık olmuştu.
Ayağa kalktım ve
yengemi de kaldırım, minik minik soymaya başladım. Yengem
bana bakmıyor, utancına can veriyor sanki. Penyesini ve sütyenini
çıkarınca, yengem elleriyle memelerini örtüyor, o kocaman
hoşluğu bana gizliyordu. Yere çöküp eteğini ve külodunu
birliktece çıkarıp, yengem ayaktayken amına yumuldum ve yalamaya
başladım. Yengeme bacağının birini
kaldırmasını söyledim. Ne diyorsam yapıyordu artık. O
pembe amcık dudaklarını aralayıp dilimi amının
içine sokup yalıyor, klitorisini emiyordum. Yengem artık zevkten
soluk dahi alırken zorlanıyordu. Ayağa kalktım ve ben de
soyundum. Sonra yengemi önüme çöktürüp, sikimi eline verdim,
yalamasını söyledim. Toyca yalıyor, sikimi dişliyor
acıtıyordu. Hiç yarrak yalamamıştı bes emin…
Sikimi çıkardım
ağzından ve yengemi yatırdım, o kocaman memelerin
arasına sikimi yerleştirdim. Memelerinin arasında git gel
yaptıkça, sikimin kafası yengemin ağzına girip
çıkıyordu. Benim yarrak kendinden geçti, oldu bir balyoz. Yeni 31
sürüklediğimden, boşalmadan en az 45 dakika sikiş zamanım vardı.
Amını birdefa daha yalamaya başladım. Amı yeniden su
içinde kaldı. Penyesini aldım ve yengemin amını sildim ve
bacak arasında yerimi aldım. Yengeme sikimi yakalamasını ve
fırça gibi amına sürtmesini istedim. Ne diyorsam yapıyordu.
Sonra sikimi amına yerleştirmesini istedim, onu da yaptı. Ama
amı yeniden vıcık vıcık olmuştu, yeniden penyeyle
amını bir hoş sildim kuruladım. Sikimi amına yaslayıp
sokmaya başladım. Amını okadar kurulamışım
ki, sanki kızlık çeperini delermişcesine sikim
zorlanıyor, bastırdıkça sikimin kafası mecbur içine
giriyordu. Birden kökleyince, “Hepsini sokma!” diyerek yengemin gözleri gelişti,
nefesini yakaladı bir zaman. Ama sikim köküne kadar yerleşmişti…
Git gel yaptıkça, amı
sikime alıştı ve yengem altımda inlemeye, beni belimden
asılarak kendine doğru sürüklemeye başladı. Sanki
taşaklarımı da sokmak istiyordu amına. 4-5 dakika
amına bu biçimde pompaladıktan sonra, yengem altımda
yılan gibi kıvrılmaya, gözleri kaymaya başladı. Emin
ki yengem Orgazm oluyordu. Ama ben süratimi kesmedim, çılgıncasına
sikimi saplıyordum, yengemin amını parçalarcasına
sikiyordum. Yengemin inlemeleri taşaklarımın
şapırtısına karışmıştı. Yengemin,
“Yeterrr, ben bittim! Can Verdim!” diye dilenmesine aldırış
etmeden, yengemi yarım saate yakın farklı pozisyonlara
sokarak siktim. Sonunda ben de boşalacaktım, “İçine
boşalayım mı?” diye sorduğumda, “Hayır yapma!” diye
kafasını salladı. Amına bir pompa gibi hava basarcasına
birkaç kere daha pomplaladıktan sonra sikimi amından
çıkarıp, göbeğine ve memelerine doğru
fışkırarak boşaldım…
Sikimden akan son damlaları
da penyesine sildikten sonra banyoya gittim, sikimi yıkadım.
Tekerrür yengemin yanına geldiğimde, yengem yüzüstü dönmüş
uyuyordu. Yengemin götü muhteşem bir tablo gibi duruyordu. Bu götü
kesinlikle sikmeliydim. Sikimi elimle ovalayıp sertleştirdim ve yengemi
o pozisyonda domalttım. Yengemin hiç sesi çıkmıyordu, taki sikimi
götüne yerleştirip zorlayana kadar. “Ne olursun ordan yapma!” diyordu. Ama
ben bırakmayacaktım. Azıcık daha uğraştım, fakat sikimin
başını dahi sokamadım yengemin götüne. Tekerrür banyoya
gittim, sikimi hoşça sabunladım geldim. Yengem yeniden yüzüstü uyumuştu.
Domalmasını söyledim, isteksizce domaldı. Sabunlu sikimi, o
iğne deliği kadar ufak göt deliğne yerleştirip, yılan
gibi içine kayınca, o suskun yengem bir bağırdı ki, valla
korktum apartmanı başımıza toplayacak diye. Önümden kaçmaya
çalıştıysa da nafile, kaçamadı, belinden sıkıca
yakalamıştım. Fazla canını yakmak istemedim, götüne 1-2 git gelden
sonra sikimi çıkardım ve amına sokup, yarım saat
amını siktim. Artık benim de halim de kalmamıştı.
Ama sabaha kadar sikecektim yengemi, 20 senelik özlemdi bu. Yengemi o
gece 4. kere siktikten sonra yata kalmışım.
Yengem sabah erken kalkmış kahvaltı filan hazırlamış. Amcamın oğlu da gelmişti. Yengem suratında tebessümmeyle beni uyandırıp kahvaltıya çağırdı. Elimi suratımı yıkamaya banyoya gittiğimde, banyonun kapısına geldi ve “Eşşek sikli, öldürdün beni, hayvan! diye fısıldayarak gülümsedi.
Yengem ogünden sonra artık sanki kölem olmuştu, ne desem ikiletmeden yerine getiriyordu. Hatta ben daha söylemeden, kendiliğinden sikimi ağzına alıyor, amını siktikten sonra götünü de sikmem için kendiliğinden domalıyordu. Tatilim bitip ben memlekete döndükten 10 gün sonra da yengem oğluyla tartışıp, o da memlekete sikicisinin yanına döndü, başka bir deyişle benim yanıma. Artık hergece yengemi amdan götten sikip pestilini çıkarıyorum. Canım yengem benim!