Merhaba saygıdeğer Sikiciler, öncelikle hepinizin kalkmış yarraklarından öpüyorum. Adım Melike, 22 yaşındayım. Teyzemin oğluyla daha 16 yaşımda güçle evlendirildim. Kocam Teyzemin oğlu kendi halinde, içine kapanık, pısırık ve yakışıklı sayılmayacak bir tiptir. Evlendim ama hiçbir biçimde mutlu değildim. Kocamdan boşanmak istememe karşın bu ihtimalsizdi, aile baskısından ve arada akrabalık ilişkisi de olduğundan dolayı. Zorunlu Olarak 5 yıldan fazla herşeye direndim. Fakat bu vaziyet, oturduğumuz dairenin karşısındaki sahibi olduğumuz öbür dairemize bir grup Üniversite talebesi taşındıktan sonra değişti. Üniversite talebeleriyle yaşadığım, anlatacağım bu olay bundan 2 hafta evvel başıma geldi.
6 ay evvel taşınan 5 tane Üniversite talebesinin hepsi de hemen hemen benle akrandı ve kocama göre hepsi çok yakışıklı delikanlılardı. Bana Evsahibi ve Yenge gözüyle baktıkları için, aramızda bir vakit yakınlaşma olmadı. Birgün bunların evine gittim, “Yemeğiniz var mı? Pakliğe filan gereksinim var mı?” diye sordum. Onur adlı içlerindeki en yakışıklı genç, “Sağol abla!” dedi. Ben de, “Ne ablası? Sen kaç yaşındasın?” dedim. Bana “24” deyince, “Ben de 22 yaşındayım, bana abla deme, adım Melike!” dedim. Bana, “Tamam o zaman Melike, evin azıcık pakliğe gereksinimi var.” dedikten sonra yanındaki dostuna ben duymayım diye fısıldayarak, “Gerçeğinde bizim aletlerin de hoş bir pakliğe gereksinimi var!” dedi ve suskunca gülüştüler. Ben bunu dinlemiş ve ne demek istediğini kavramıştım, fakat bozuntuya vermedim. Derken öbür dostları geldi, aralarında hep ben duymayayım diye fısıldaşarak konuşuyorlardı. Benim hakkımda konuştuklarını anlayabiliyordum, fakat ne konuştuklarını dinleyemiyordum. Artık ne konuşuyorlarsa? Ben ortalığı arındım, bunlara birde yemek yapıp ordan ayrıldım. Eve gittiğimde gerizekalı kocam nerdeydin diye dahi sormadı.
O günden sonra Onur’la her karşılaşmamızda devamlı uzun uzun bakışıyorduk. Gerçi fazla konuşmuyorduk, komşulardan biri görür diye. Ama Onurun bana bakışlarından, beni o anda oracıkta ayakta sikmek için can attığını sezebiliyordum. Benim vaziyetim de pek değişik değildi gerçeğinde, Onur’u nezaman göresem amım kabarıyordu hemen. Hatta ve hatta, kocamla sikişirken gözlerimi kapayıp, beni Onur’un siktiğini hayalliyordum. Artık kocamın o minik ve erken boşalan sikinden bıkmıştım ve kendimi Onur’a siktirmeyi kafama koymuştum. Yeniden birgün kocam işe gider gitmez, ben de evden çıkmış ve Onur’lara gitmiştim. Onur kapıyı açar açmaz hiçbirşey sormadan içeri daldım. Onur gülerek, “Hayırdır Melike?” diye sordu. Bense hem heyecanımdan hem utancımdan ne yapacağımı afallamıştım. Gerçeğinde birden ve hiç birşey düşünmeden, Onur beni sik! demek istiyordum, ama utandım diyemedim. Onur beni öyle heyecanlı görünce, “Otur soluklan!” dedi. Oturdum, o da yanıma oturdu. Onurun dudaklarına besinmişim gibi bakıyordum.
Onur, süratli süratli soluk almalarıma dayanamamış ve bana yapışmıştı. Yaradanım, heycandan can verecektim. İlk başta çok ivediciydi, sonradan yavaş hareket etmeye başlamıştı. İnanırmısınız, 6 senelik evli olmama karşın ilk kere öpüşüyordum. Onur dudaklarımı morartırcasına öperken, amımın suları çoktan akmaya başlamıştı dahi. Onur sonra üzerimdeki basma eteğimi çekti ve çıkardı. Paçalı donumu görünce benle alay etti. Ben buna çok öfkelendim ve “Al bakıyım içerisindeki gör!” diyerek donumu çıkardım. Bunu yapınca kendimi iyice Orospu gibi sezmeye başlamıştım. Dudaklarımı öpmeyi vazgeçip kaymak gibi amıma dayadı dudaklarını. Bugün kendimi siktirmeyi kafaya koyduğum için, dünden amımın kıllarını traş ederek, pırıl pırıl etmiştim. Onur’un dili amımda dolaştıkça çıldırcak gibi oluyordum. Kendimi tutamayıp Onur’un ağzına boşalmıştım. Amımın sularını yalarken, artık ben, “Sok artık! Sik beni artık!” diye yalvarmaya başladım…
Onur ise, “Dur hele seri etme, sakin ol! Merak etme senin o yarrak yemek için yanan amın götün dümdüz olacak bugün! Aylardır bu anı hayal ederek az mı 31 çektim Orospu!” dedi. Bu söyledikleri beni acaip tahrik etmişti ve iyice azmıştım, amımın suları sanki şelale olmuş akıyordu. Onur sonra üzerimdeki bluzümü ve südyenimi de çıkartıp, göğüslerime daldı. Göğüslerimi çılgın gibi yalayıp emerken, ben ter içinde kalmıştım, terlerimi dahi yalayıp yutuyordu. Sonra kendisi de yavaş yavaş gömleğini ve pantolonunu çıkardı. Soyunurken beni yalamayı da umursamama etmiyordu. Külodunu da çıkarınca, hep merak ettiğim o mükemmel an geldi, o mis gibi mor kafalı, gövdesi damarlı, oldukça büyük ve kalın, kıllı sikini sik demek haksızlık olur yarrağını görünce dayanamdım hemen ağzıma aldım. Yarrağını sanki elimden alacaklarmış gibi yalıyordum. “Azıcık yavaş!” diye beni uyardı, bense kendimi kaptırmış o kocaman yarrağı somurmaya devam ediyordum. “Yavaaşşşşş dedim!” diyerek birden ağzıma fışkırdı!
Boşaldıkça döllerini yutuyordum. Boşalması bitince, “Çok seri ettin amına koyum!” diyerek odadan çıktı. Biran, üzüldüm sikişemedik diye. Ama temel cümbüş şimdi başlıyordu, ben bütün derlenmek üzereyken tam ev ahalisi anadan üryan, sikleri ellerinde kalkık birşekilde içeri geldiler. İçlerindeki ufak sikli Hasanı kovdurdum ve ona vermedim, oldum muhtemel ona gıcık oluyordum. Ama Onur da, Ufuk ta, Mustafa da, Serkan da beni hoyratça siktiler, amımı dağıttılar. Gizeme götüme gelmişti, ama nasıl olacaktı öğrenmiyordum, hiç götten siktirmemiştim ve korkuyordum işin doğrusu, kalkıp gitmeyi düşünüyordum. Ama götümü sikmeden vazgeçmediler. İkisi kollarımdan yapıştı, biri ağzıma verdi ve Onur da arkama geçerek, o koca damarlı yarağıyla, beni haykırdıra haykırdıra, güçle, götümün açılışını yaptı. Sonra mutasyonlu olarak, ötekileri de sırayla güçle götümden siktiler. Ogünden sonra bir hafta tuvaletimi yakalayamadım, ama kıymetti! Artık kocama amdan dahi vermiyorum, zira dört tane büyük yaraklı sikicim var, onları çok seviyorum!